Yerleşik hayat tarzının göründüğü Selçuklular, kendi göçebe yönetim tarzlarını bu bölgede uygulama edemeyecekleri için öteki Müslüman Türk Devletleri gibi Sasanilerin bıraktığı siyaset geleneğinden etkilenmişlerdir. Bu nedenle de Selçuklular’daki vezirlerin bir çok İran kökenli olmuştur. Çoğu zaman katiplikten yükselerek vezirlik rütbesine ulaşırlardı.
♥ Selam İsmim Aysel , 26 Yaşındayım Sohbet etmek istiyorum Arayın Konuşalım. Her Türlü Sohbete Varım Tıkla Ara Beni.! ♥. 003225889363
Selçuklu Devleti’nde Vezirlik Makamı’nın Kökenleri
Selçuklu Devleti’nde vezirlik makamının kökenleri, Türk-İslam geleneği ve İslam Devletleri’nin yönetim yapısı ile alakalıdır. Vezirlik makamı, İslam Devletleri’nin hükümdarları tarafınca atanan en yüksek siyasal ve yönetimsel makamdır.
Selçuklu Devleti, 11. yüzyılın ortalarında Orta Asya’dan Türk göçleri ile kuruldu. Türk hükümdarları, İslam Devletleri’nin yönetim sistemini benimsediler ve İslam kültürüyle harmanladılar. Selçuklu Devleti’nin kuruluşundan başlayarak, vezirlik makamı, hükümdarın en güvenilmiş olduğu ve en yetenekli danışmanı olarak mühim bir rol oynadı.
Vezirlik makamı, Selçuklu Devleti’nde hükümdarın yardımcısı olarak vazife yapardı. Vezirler, hükümdarın kararlarını uygulamak, adaleti edinmek, vergi toplamak ve yönetim işlerini yürütmek gibi mühim görevler üstlenirlerdi. Vezirler, hükümdarın en yakın danışmanları olup, devletin iç ve dış politikalarına yön veren en yetkili kişilerdi.
Selçuklu Devleti’nde vezirlik makamı, İslam Devletleri’nin yönetim sisteminden esinlenerek oluşturuldu. İslam Devletleri’nde vezirlik makamı, Abbasi Halifeleri’nin yönetiminde mühim bir role sahipti. Halife’nin veziri, halifenin hükümdarlığı döneminde bütün siyasal ve yönetimsel işleri yürütürdü.
Vezirlerin Selçuklu Devleti’ndeki Görevi Nedir?
Selçuklu Devleti’nde vezirler, hükümdarın en yakın danışmanları ve yardımcıları olarak vazife yapmaktaydı. Vezirler, devletin iç ve dış işlerinde mühim bir rol oynayarak hükümdarın vazife yükünü hafifletmek için çalışırlardı.
Vezirlerin Selçuklu Devleti’ndeki görevi son derece önemliydi. İşlevsel olarak, vezirler, hükümdarın emirlerini uygulamak, adaleti edinmek, vergi toplamak, vergi gelirlerini yönetmek ve yönetim işlerini yürütmek gibi mühim görevleri üstlenirlerdi. Vezirler, hükümdarın en yakın danışmanları olarak, devletin iç ve dış politikalarına yön veren en yetkili kişilerdi.
Vezirlerin Selçuklu Devleti’ndeki en mühim rollerinden biri, hükümdarın yerine geçerek devleti yönetmekti. Hükümdarın işlerinin yoğunluğundan ötürü kimi zaman vezirler, devletin yönetimini üstüne almak mecburiyetinde kalırlardı. Bu şekilde durumlarda, vezirler devletin bütün işlerini yönetirler, hükümdarın yerine resmi törenlerde yer alırlar ve belkide kimi zaman hükümdarın adına vergi toplarlardı.
Selçuklu Devleti’nde Vezirlerin Özellikleri
Selçuklu Devleti’nde vezirler, hükümdarın en yakın danışmanları ve yardımcıları olarak vazife yapmıştır. Vezirlik makamı, Selçuklu Devleti’nde son derece saygı duyulan ve mühim bir yere sahipti. Vezirler, devletin iç ve dış işlerinde vazife yaparken, hükümdarın emirlerini uygulamak, adaleti edinmek ve vergi gelirlerini yönetmek gibi mühim görevleri yerine getiriyorlardı. Pekala, Selçuklu Devleti’ndeki vezirlerin özellikleri nelerdi?
- Selçuklu Devleti’ndeki vezirler, devlet yönetimi ve hukuk alanında geniş bir data birikimine sahip olmalıydılar.
- İslam kültürü ve öğretileri hakkında da data sahibi olmaları beklenirdi.
- Vezirler, bu data birikimleri yardımıyla devlet işlerini yürütmekte ve hükümdara doğru kararlar alması için danışmanlık yapmaktaydılar.
- Vezirlerin İslam inancına sahip olmaları beklenirdi.
- Vezirler, İslam hukukunu ve İslam kültürünü iyi bilmeli ve hükümdarın kararlarını bu doğrultuda almalarını sağlamalıydılar.
- Adaletin sağlanması, halkın hükümdara olan itimatını arttırır ve devletin huzurunu korurdu. Bundan dolayı, vezirlerin adaletli olmaları ve halkın şikayetlerini ciddiye almaları beklenirdi.
- Vezirlerin öteki devletlerle diplomatik ilişkileri yürütmek için iyi bir kontakt becerisine sahip olmaları gerekiyordu.
- Vezirler, devletin çıkarlarını koruma altına almak için öteki devletlerle yapılan anlaşmalarda mühim bir rol oynuyorlardı.
Selçuklularda Vezirlerin Vazife ve Yetkileri
Sultanın vekili olan vezirin icra-i, teşri, kaza-i, mali ve askeri yetkileri vardır. Vezir bu yetkileri kayıtsız şartsız elinde bulunduran ve yalnızca hükümdara karşı görevli olan kimsedir. Sultanın vekili olarak buyruk çıkarabilirdi. Kendisinden şikayetçi olunursa sultanın başkanlığında bir mahkemede yargılanırdı. Seferlere katılabilirdi. Elçileri kabul etme vazifesini de vezir üstlenirdi. Vezirin kendisini sakınan Gulamlar’ı da vardı. Selçuklu’da en yüksek memuriyet vezirliktir.
İcra-i Yetkileri
Yürütme işlerini icra eden bakanların başıdır. Divan-ı Ala’ya başkanlık eder. Memurların belirleme ve azil yetkisi, mali yetkiler, bayındır faliyetleri, denetleme, hilat-ı ünvan, tevcih-i onun yetki ve mesuliyet alanıdır.
Mali Yetkileri
Devlet bütçesini düzenler, maaş ve tahsisatları kararlaştırırdı. İkta Tevciti’ni hükümdarın haberi dahilinde yapar, hazineye gelir sağlamaya çalışır, müsadere usulünü uygulardı.
Kaza-i Yetkileri
Divanı Adle başkanlık eder. Hükümete başkanlık eder. Divan-ı Mezalim’e başkanlık ederdi.
Askeri Yetkileri
Selçuklularda vezirler askeri alanlarda pek fazla yetkiye sahiplerdi. Mesela başkomutan sıfatıyla sefere çıkarabilirdi ve ordu yönetiminin başına geçebilirlerdi.
Hükümdar ile İlişkileri
Vezir Sultanın katılmış olduğu törenlere katılır ve hükümdarın huzuruna çıkınca yer öperdi. Eğlence meclisinde padişahın karşısında şarap içemezdi. Sadrazam hükümdara onun akrabalarından daha yakındı. Zira akrabaları onun tahtını tehdit ederken, sadrazam hükümdar tahtının dayanağıydı.
Selçuklu Devleti’nde vezirlerin görevleri nelerdi?
Selçuklu Devleti’nde vezirler, hükümdarın en yakın danışmanları ve yardımcıları olarak vazife yapardı. Vezirler, devletin iç ve dış işlerinde vazife yaparken, hükümdarın emirlerini uygulamak, adaleti edinmek ve vergi gelirlerini yönetmek gibi mühim görevleri yerine getiriyorlardı. Ek olarak, vezirler devletin güvenliği için de mühim bir rol oynuyorlardı ve cenk vaktinde hükümdarın yanında bulunarak, stratejik kararlar almasına destek oluyorlardı.
Selçuklu Devleti’nde vezirler nasıl atanırdı?
Selçuklu Devleti’nde vezirler, hükümdar tarafınca atanırdı. Vezirlik makamına atanmak için, insanın hükümdarın itimatını kazanması gerekiyordu. Atanacak insanın bilgili, deneyimli, adaletli ve İslamiyet’in öğretilerine hakim olması beklenirdi. Hükümdarın vezirlik makamına atayacağı insanın, kendisine doğru kararlar almasında destek olabileceğine inanması gerekiyordu.
Selçuklu Devleti’nde vezirlerin toplumda yeri nedir?
Yanıt: Selçuklu Devleti’nde vezirler, toplumda saygı duyulan bir yere sahipti. Vezirler, hükümdarın en yakın danışmanları olarak görülürlerdi ve devlet yönetiminde mühim bir rol oynarlardı. Ek olarak, vezirler halkın şikayetlerini dinler ve adaletin sağlanması için çalışırlardı. Bundan dolayı, toplumda saygı duyulan bir konuma sahip olan vezirler, halk tarafınca da sevilen ve takdir edilen kişilerdi.
Bir yanıt bırakın